SAHTE ZENGİNLİK

FAİZ, bir ülkenin ekonomik ahlakının GÖSTERGESİdir. Tıpkı kantardaki kilonuz gibi. Faizi zorlayarak düşürmeye çalışmak, kilonuzun fazla görünmemesi için kantarin ayarlarıyla oynamaya benzer. Sonra herşeyde ayar bozulur.
20 yıldır faizi düşürmek isteseydiniz ülkenin fabrikalarını kapatmaz, yeni fabrikalar kurardiniz. Borçla aldığınız paraları gereksiz betonlasmalara harcamazdiniz. Egitimin kalitesini artirmak icin çaba gösterirdiniz. Yetişmiş beyinleri yurtdisina kaçırmamak için mücadele verirdiniz. 

Allah’ın emrini yerine getirmeyi hedefleseydiniz, faizi sıfır hatta eksi yapan Almanya ve Japonya’yı örnek alırdınız.
TÜKETİM – GÖSTERİŞ -İSRAF değil
ÜRETİM – EĞİTİM – TASARRUF politikası izlerdiniz.

Maalesef, Üretimi – Tüketiminden fazla olan ülkeler dış ticaret açığını borç para yani FAİZ ile kapatmak zorundadırlar.

Biz; yola- köprüye- camiye karşı değiliz. 20 yıldır “Kardeşim önce fabrika yapın burdan gelen gelirle istediğiniz yolu- köprüyü- camiyi- sarayı yapın” dedik. Ama siz ne yaptınız? İtibardan tasarruf olmaz diye İSRAF’ta zirve yaptınız.

Bunlar hayırsız koca gibiler.
Çalışmaz ama bankadan aldığı borçla karısını tatile getirir. Karısını mutlu eder.
Dededen kalma arsayı satar evinin her odasına banyo yaptırır çocuklarını mutlu eder.
Krediyle 3000 motor cip alır millete zenginlik süsü verir.
Alacaklılar kapıya dayanınca tam fabrika kuracaktim ki beni çekemiyorlar demeye başlar.

Sözün özü,
MİLLETE 20 YILDIR SUNDUĞUNUZ SAHTE ZENGİNLİĞİ 1 AYDA BİTİRDİNİZ!

Ne yazık ki bu milletinde düne kadar hiç birsey umrunda değildi. Taki cebine dokununcaya kadar!
Cebindeki para eksilince Cübbeli Ahmet bile karşı çıkar size. ? ?