SORU: Neden hep islamı eleştiriyorsunuz, dine hakaret ediyorsunuz, İslam düşmanlığı yapıyorsunuz? Neden dinle dalga geçiyorsunuz? Vs.
CEVAP:1.Bu platformlar din dahil, her düşüncenin tartışılması, eleştirilmesi için var.
2.Hiçbir şeye ve kişiye düşman değilim. Esas olarak, “Dinler insan sözü, dinlerde çelişkiler var” demek, hakaret veya düşmanlık değil, eleştiridir ve başka bir bakışla gerçektir ve tüm dinler için söylenir. Ancak, ağırlıkla içinde yaşanılan inanca dair olması da olağandır.
3. Dinsel çelişkileri ironi /mizah yoluyla dile getirmek, alay etmek değil, mizah zekasını ve sanatını kullanmaktır.
4.Benzerleri (söylem veya ironi/ mizah) deist / ateistler vs. için daha sık ve daha ağır şekilde yapılmaktadır.
5. “Benim inancım kutsal, eleştiriyi-karşı olunmasını vs. hakaret-düşmanlık sayarım” yaklaşımı, otoriterliktir, fikirler arası eşit söz hakkı ve eşdeğerlik prensibine aykırıdır. Bu zihniyette iseniz, platforma veya tartışmaya girmemelisiniz.
6. Eleştiriyi, ironiyi vs. hakaret-düşmanlık olarak algılıyorsanız, bu, mizah duygunuzun çarpıklığından, aşırı alınganlıktan ve buna bağlı algı bozukluğundan olabilir. Bu algı, inancınızdan dolayı sizden olmayanı/inancınıza karşı olanı düşman sayma ile bağlantılıdır.
7. En sık yapılan eleştiriler, dini kullanan-suistimal eden din taciri tarikatçılarla, çocukları bile taciz eden hoca kılıklı sapıklarla vs. ilgilidir. Bu yanlışlar insana da, bir anlamda islama da zarar ise öncelikle samimi ve iyi niyetli inananlar karşı çıkmalı iken, çoğunlukla inkar edilmekte, ispatlanınca da sessiz kalınmaktadır. (Veya, yanlış demek yerine, “onları bizden saymıyoruz” “başka kesimde/yerde de var” vs söylemle, yanlışın dolaylı avukatlığı yapılabilmektedir.)
8. Yanlışı yapanı eleştireceğinize, yanlışı teşhir edeni eleştiriyorsunuz ve “din düşmanlığı” ile suçluyorsunuz. Yetmezse, bazılarınız kişiselleştirmeye veya konuyu saptırmaya çalışıyorsunuz.
9. Dinciler, sadece inanmayanları değil, “kuran yeter” ve “şeriatçılar gerçek Müslüman değil” vs diyen dindarları, tesettürsüz kadınları, kısaca kendinden olmayan herkesi “kafir-müşrik-düşman” vs. görmekte ve bazıları ağır hakaretlerle tanımlamaktan adeta sadistçe zevk alabilmektedir.
10. En önemlisi, ülkemizde (fetö vs.) ve ortadoğuda (işid-el nusra-hizbullah vs.), dinden beslenen, dini kullanan ve emperyalistlerce kullanılan, kendi ülkesine ve insanına bile düşman edilebilen yapılar/ kişiler örneğine bakarsak, bu potansiyele karşı tavır almayı vatanseverlik gereği görüyorum.
11. Her inanç taraftarının diğerlerine söylediği “Onlar gerçek müslüman değil” vs. söylemler, yanlışlara tavır alamamanın, gerçeklerden kaçmanın bahanesi olmaktadır ve geçersizdir. Bugün hain ilan edilenler de, 5-6 yıl önce “en gerçek Müslüman” ilan edilmişti. Diğer şeriatçi cemaatler vs. farklı değildir.
12. Şahsen, karşı olduğum dindarlar değil, “barış içinde bir arada yaşamanın sigortası” olan demokrasiye-Laikliğe ve bize bir ülke kuran/bırakan Atatürk’e düşmanlık güdüp, otoriter-dinci baskı rejimi kurmayı hayal eden şeriatçılardır. Emperyalizmin bunları kullanması muhtemeldir.
13. Meselelerin özüne dair sorular ve eleştiriler sunuyorum genelde. Buna rağmen, küfür ve hakaret içeren edepsizce yorumlar olabiliyor. Prensip olarak seviyemi koruyup aynı tonda karşılık vermiyorum. Konulara ve tartışmaya bir seviye ve kalite farkı getirmeye çalışıyorum.
Saygılarımla. (O.Yılmaz)