Bir ülke düşle adı dünya olan…
Bir dünya ki kardeş insanları,
Her renkten her inançtan.
Düşle o dünyayı, gülen çocuklarını…
Hepsinin ayağında yepisyeni ayakkabısı.
Ellerinde yenmiş mısır koçanı,
Kalmış dudaklarının kenarında…
Düşle o dünyayı,
Orası senin vatanın…
Bir ülke düşle adı dünya olan…
Yalnızlığın farkındalık olduğu,
Herkesin farkında ama tek bilek olduğu…
Düşle o dünyayı.
Kadınları tek bir adamı sevmenin tatlı rüzgarına kapılmış,
Erkekleri önce askerliği, sonra savaşı reddetmiş,
Tek savaş aşka olan,
Bir ülke düşle adı dünya olan…
Ve savaşın galip geldiği…
Devam et düşlemeye, sımsıkı kapat gözlerini…
Kelimelere hakim gençler düşle.
Sorulduğunda tak tak cevap verebilen,
Söylendiğinde hemen yapabilen gençler düşle.
İnsanlar düşle çantalarında en az bir kitap taşıyan,
Ve konusu sevgi olan kitapları taşımaktan,
Omuzları tatlı tatlı ağrıyan insanlar düşle…
Hayvanları da unutma,
Kampanyalar düşle restoranlarda,
Yenmeyen eti kemiği, kediye köpeğe ayıran,
Ne kuşları unut, ne börtü böceği,
Bu ekmek fazla bize!
Karnımızla kibrimizi de şişmanlatacak!
Ama kuşların gagasında kibrimiz yok olacak…
Yorulma düşlemekten…
Daha doğa var,
Taşı, toprağı, ağacı, gökyüzüyle asla yalnız kalmayacağın,
Yalnızlığından utanacağın hatta,
Şiirler okuyacağın,
Gerçeklere gülümseyip,
Böyle böyle acıyı ortadan kaldıracağın…
Canını yakıyorsun kitapların,
Ucunu kırıyorsun kalemlerin,
Ziyan ediyorsun mürekkebi,
Katlediyorsun ağaçları, bari değsin sayfaların!
YAPMA!
ETME!
Bir ülke düşle adı dünya olan,
Paranın değil sevginin başrol oynadığı,
Bırak yalan yere atılmış zenginlik sloganlarını,
Uzak değil inan!
Elini kalbine götür,
En fazla 1 metre,
Bilemedin 2 saniye arası,
DÜŞLE BU DÜNYAYI!
Ne oldu?
”Hayal gücünün zoruna mı gitti?”
YAPMA!
ETME!
Gitmesin,
GEL…
Hande Nisa ESİRCİ
|