12 Eylül Harekatını yapıp, Türk Milletini aciz siyasetçiler sayesinde inim inim inleten Teröristlerden kurtaran komutanlardan hayatını ilk kaybeden, dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun olmuştu.
1998 yılında hayata gözlerini yuman Celasun’un cenazesine dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel katılmamış, temsilci göndermişti.
Törene, dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, 8.Cumhurbaşkanı’nı temsilen dönemin Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı emekli Orgeneral Nezihi Çakar, dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlhan Kılıç, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Fikret Özden Boztepe, MGK Genel Sekreteri Orgeneral Ergin Celasin, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir katılmıştı.
Milli Güvenlik Konseyi üyeleri, Sedat Celasun‘un cenaze töreninde bir araya gelmişti. Kenan Evren, Nejat Tümer, Nurettin Ersin ve Tahsin Şahinkaya mezarlığa kadar arkadaşlarını yalnız bırakmamıştı.
EN GENİŞ KATILIM ERSİN’İN CENAZESİNDE
12 Eylül darbesi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanı olan ve 2005 yılında hayatını kaybeden Emekli Orgeneral Nurettin Ersin’in Kocatepe Camii‘ndeki cenaze törenine 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, dönemin Devlet Bakanı Ali Babacan, dönemin Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, dönemin İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, dönemin MİT Müsteşarı Emre Taner, Milli Güvenlik Konsey’in yaşayan üyeleri Nejat Tümer, Tahsin Şahinkaya, dönemin kuvvet komutanları, emekli generaller, emekli Orgeneral Ersin’in ailesi ve yakınları ile çok sayıda ordu personeli katılmıştı. Sezer, Evren, Erdoğan ve Özkök aile fertlerine başsağlığı dileyerek, tören alanındaki yerlerini almıştı.
TÜMER’İN CENAZESİNE VALİ YARDIMCISI KATILMIŞTI
12 Eylül darbesi sırasında Deniz Kuvvetleri Komutanı olan Oramiral Mehmet Nejat Tümer ise 2011 yılında hayatını kaybetmişti. Nejat Tümer’in cenazesine dönemin Genelkurmay başkanı Orgeneral Işık Koşaner katılmamıştı. 1980 darbesinin ardından Milli Güvenlik Konseyi üyeleri olan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun’un cenaze törenlerinin aksine, İstanbul Vali Yardımcısı dışında sivil hiçbir yetkili de törene katılmamıştı. Çünkü günün şartları değişmiş, siyasi iktidar, darbeye adı karışanlara karşı bazı eylemleri uygulama kararı alınmıştı.
Bu davranış AKaPenin uyguladığı bir siyaset tarzı idi. Bu demekti ki, bu siyasi iktidar kesinlikle her tür darbelere karşıdır. Dolayısıyla kendileri de Osmanlı’da olduğu gibi saray entrikalarıyla kendi adamlarına da darbe yapmazlar. Örneğin seçilmiş bir Başbakanı, bugünkü saray entrikalarıyla alaşağı etmezler. Seçilmiş Başkanların önüne istifa kağıtları koyup, tehdit etmezler.
EVREN’İN CENAZESİNE, SİYASET DÜNYASINDAN KİMSE KATILMADI
09 Mayıs 2015 Cumartesi akşamı hayatını kaybeden 12 Eylül‘ün lideri ve Cumhurbaşkanlarından hiç birinin ulaşamadığı bir rakam olan yüzde 92 gibi halkın büyük kısmının oyu ile seçilmiş 7.Cumhurbaşkanı Kenan Evren‘in cenazesine ise siyasi hükümet temsilcileri ile siyasi partilerden hiç katılım olmadı.
Parti kurmak için Kenan Evren‘e gidip yardım alanlar, “Paşam beraber çalışsaydık sizinle daha güzel işler yapardık” deyip yardım aldıktan sonra birlikte resim karesine girmeye çalışanlar da katılmadı’ diyorlar.
Ancak 7.Cumhurbaşkanı Kenan Evren için, eski komutanı olduğu Genelkurmay Başkanlığı’nda şerefine layık, büyük bir askeri tören düzenlendi. Bütün askeri erkan oradaydı. Ancak siyasi iradenin kararını tanımayan bazı vefakar sivil devlet adamları da törene gelmiş veya çelenk göndermişlerdi.
Askeri Devlet Töreni sonrası merhum Evren, öğle namazına müteakip Ahmet Hamdi Akseki Cami’nde kılınacak cenaze namazının ardından, Cumhurbaşkanlarına tahsis edilen Devlet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Sadece layık olanlar Devlet Mezarlığı’nda defnedilir.
Siyasilerin cenazeler konusundaki davranışlarından anlaşılıyor ki; cenazelerin bazılarına gidip, bazılarına gitmemesi, o partilerin günün şartlarına göre çıkarları için uyguladıkları politikalardır. Zira cenazeye gitmeyen siyasilerin arasında, “ARTIK ORDUNUN MÜDAHALESİNDEN BAŞKA ÇIKAR YOL KALMAMIŞTIR, GECİKMEDEN MÜDAHALE EDİNİZ” diye demeç veren, hatta bizzat Kenan Evren’e el yazısıyla mektup yazarak, bu dileğini paylaşan siyasiler de vardı.
Kısacası Siyasetin diğer bir tarafı da = Vefasızlık