SOYTARILAR DÜŞÜNÜP DE KONUŞSUN

ŞAPKANI ÖNÜNE KOY VE AZICIK DÜŞÜN, ÖYLE KONUŞ !

Kimse kusura bakmasın;,
Ben bu halkın bir bölümünün kripto olduğunu düşünüyorum, zira hiç bir halk böyle duyarsız davranmaz, ülkesinin elinden alındığını seyretmez.
Şimdi ben orduyu Nato’ya bağlayan Adnan Menderes‘in,
devlet maaşıyla kumar oynayıp boş zamanlarında “şiir” yazan Necip Fazıl‘ın,

düşmana teslim olan Vahdeddinin,

Kuvayi Milliye ordusunun İzmir’e girişini duyunca palayı pırtıyı toplayıp kaçan Damat Feritin,

Kurtuluş Savaşı boyunca Mustafa Kemal aleyhine paçavra gazetelerinde yazılar yazan ve “İnşallah Yunanlılar kazanır” diye dua eden Ali Kemaller sürüsünün,

Meclisi fesheden ve ülkeyi yıllarca tek başına yöneten baskıcı 2.Abdulhamid‘in,

Hamamda cariye kovalarken ayağı kayıp düşen Sarı Selim‘in,

Öz oğlunu tuzağa düşürüp öldüren Kanuninin,

Alevi kıyımı ve katliamıyla ün salan Yavuz Selim‘in,

Kundaktaki öz kardeşini boğdurtup öldürten Fatih‘in,

Taht kavgasıyla Osmanlı’yı dörde bölen Çelebi kardeşlerin,

Şeyh Bedreddin, Börklüce ve Torlak Kemal gibi halk önderlerini katleden ve “mülk Allahındır” diyerek adalet istedikleri için binlerce insanın başını giyotin kütüklerinde kesen Şehzade Murat‘ın,

Ankara Savaşı‘nda Aksak Timur‘a yenilip esir düştükten sonra intihar eden Yıldırım Beyazıd‘ın,

Bu zincir, Taa Emevi‘ye, ordan da halifeler dönemine kadar uzar gider. Bunlar hakkında kalkıp bir laf söylesem, ter ter tepinir, yır yır yırtınır, bir de “ölülerin ardından konuşulmaz” diye din ve ahlak dersi vermeye kalkışırsınız.

Peki O zaman siz neden seksen yıl önce Hakkın huzuruna çıkmış olan bir lidere, bu milletin kurucusuna ve kurtarıcısına iftira atıp konuşuyorsunuz? Hepimizin “anne” bildiği Zübeyde Hanım‘a kendi namussuzluk pisliğinizi sıçratırken, siz hangi dinden ve ahlaktan bahsediyorsunuz?

Bakın soytarılar; eğer Yunan Generali Papulas bu iftirayı atsa, tamam der anlarım. Hatta anlamakla da kalmaz hak veririm. Çünkü Mustafa Kemal, Bizans’ı hortlatmak isteyen Papulas‘ın hayallerini suya gömdü. Yunan İyonyası ve Ege kıyılarında Büyük Helen İmparatorluğu hayalleri un ufak oldu.

Peki Mustafa Kemal sizin hangi hayallerinizi suya gömdü soytarılar? Saltanat ve hilafet mi, monarşi mi, teokrasi mi?

İngiliz Mühipleri Derneği‘nin sadık ve gayretli üyesi, gizli ve karanlık işlerin vazgeçilmez adamı Sait Molla bu iftirayı atsa, tamam der anlarım. Hatta anlamakla da kalmaz hak veririm. Çünkü adamcağız İngilizlerin götüne kıl olmak istedi, olamadı. Peki siz kimin götüne kıl olmak istediniz de Mustafa Kemal bunu önledi soytarılar? Amerika‘ya kıl oldunuz zaten…

Yunan Savaş Bakanı (Harbiye Nazırı) Teotokis bunu söylese, tamam der anlarım. Hatta anlamakla da kalmaz hak veririm. Adamcağız Sakarya‘ya kadar geldi, amacı Ankara‘ya girip meclisi teslim almak ve Mustafa Kemal‘i meydanda ayaklarından asmak idi. Fakat Mustafa Kemal onu ordusuyla birlikte Sakarya‘da balçığa gömdü. Peki soytarılar, Mustafa Kemal sizin neyinizi balçığa gömdü? Hangi kirli emellerinizi, hangi karanlık düşlerinizi?

Bu iftirayı Yunan Kralı Konstantin atsa, tamam der anlarım. Hatta anlamakla da kalmaz hak veririm. Adamcağız İngiliz Başbakanı Lloyd George’un gözüne girmek ve Osmanlı paylaşılırken İstanbul’u kapmak gibi ham bir hayalin peşinde koşuyordu. Mustafa Kemal bu hayali de yerle bir etti. Peki soytarılar, Mustafa Kemal sizin neyinizi yerle bir etti? Hurafelerinizi mi?

General Glikopis, General Dienis gibi Yunan komutanları bu iftirayı atsa, bu balçığı sıvasa, tamam der anlarım. Hatta anlamakla da kalmaz hak veririm. Çünkü onlar Büyük Taarruz’da esir düştüler. Mustafa Kemal’in çadırına getirildiklerinde, ezik, büzük, mahcup, aciz ve çaresizdiler. Bunu görünce Mustafa Kemal onlara sigara ikram etti, kahve ikram etti, “üzülmeyin, savaşta olur böyle şeyler” diye de teselli etti…

İzmir‘e girdiğinde Mustafa Kemal‘in ayakları altına Yunan bayrağı serdiler, “tepele bu bayrağı Paşam!” dediler, fakat o asil ruh, kaldırın bu bayrağı, bir milletin timsali tepelenmez” dedi. “Fakat onlar bizim bayrağımızı tepelediler” diye itiraz ettiler. “Onlar yanlış yapmış, ben aynı yanlışı tekrarlayamam” dedi Mustafa Kemal.

Mustafa Kemal işte böyle büyük bir adamdı soytarılar. Bu asalet ve bu insanlık farkını gören İzmirliler hüngür hüngür ağladı. “Bak şu asaletin büyüklüğüne, onlar galip gelselerdi bizim Paşamızı asacaklardı, ama bizim Paşamız onların bayrağını çiğnemiyor!” dediler.

Yaaa işte böyle soytarılar. Mustafa Kemal büyük bir adamdır. Siz ufacıksınız. Mini minnacıksınız. Ona dil uzatamazsınız. Bu yolla hiçbir hok kazanamazsınız. Başka yollar deneyiniz!.

( alıntıdır )