NATO’YA GİRİŞLE KUTÜL AMARE BAYRAMI KALDIRILDI

KUT ZAFERİ KUTLAMALARINI
ADNAN MENDERES KALDIRDI.
1952 yılı .. Bu yıl geniş bir programla kutlanan Kûtu’l Amâre Zaferi’nin, 1952 yılına kadar Türkiye’de Kut Bayramı olarak kutlanıyordu. Kûtu’l Amâre Zaferi kutlamaları Türkiye’nin 1952 yılında NATO’ya üye olmasıyla kaldırılmıştır. Tarihçiler, 1952 yılına Kut Bayramı olarak kutlanan Kûtu’l Amâre Zaferi’nin, Türkiye’nin 1952 yılında NATO’ya üye olmasıyla, İngilizlerin isteği ile kaldırıldığını belirtiyor.
Adnan Menderes yönetimindeki 20. hükümetin aldığı karar kapsamında, Kûtu’l Amâre’ye ilişkin bilgilerin de bu tarihten sonra tarih kitaplarından çıkarıldığı kaydediliyor.
1952’den önce, Kûtu’l Amâre’nin bayram olarak kutlandığına dair gazete kupürleri de, sosyal medyada paylaşılmaya başlandı. İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri ile Osmanlı kuvvetleri arasında geçen I. Dünya Savaşı’nın temel muharebelerinden biri olan 1. Kut Muharebesi, Osmanlı ordusunun zaferiyle sonuçlanmıştı. 1.Dünya Savaşında biz aslında zaferden zafere koşmuştuk. İttifak içinde bulunduğumuz Almanlar yenilmeseydi, Türkiye işgal edilemeyecekti. İşgal edilmemizin sebebi Alman Ordusunun yenilgisidir..
HALİL PAŞA’NIN ORDUYA KONUŞMASI!
Sizlere bu yöredeki savaşın gelişmesini anlatmam gereksiz bir lâf kalabalığı olur. Yalnız şu ilginçliği aktarmalıyım. 6. Ordu Komutanı Mirliva (Şimdiki Tuğgeneral) Halil Paşa Kut’ül Ammare’de İngiliz Kolordusu’na bağlı Tümeni ve Tümen Komutanı General Townshend’i esir aldığında, İngilizler Halil Paşa’ya 1 milyon sterlin değerinde bir sandık dolusu altını -esirlerin salınması karşılığında- rüşvet olarak vermek istediler. Halil Paşa bu aşağılık teklifi şiddetle reddetti. “Herkesin bir fiyatı vardır” diye, dünyada kirli bir ‘deyim’ yaratan kapitalist zihniyet, bu aşağılık teklifi 2 sandık altına çıkardı. Halil Paşa yine aynı şiddet ve öfkeyle bu teklifi de geri çevirdi.
Bu savaşta İngilizlerin nasıl bir tokat yediklerini, Irak Ordusu Komutanı Halil Paşa, zaferden sonra ordusuna yayımladığı mesajında şöyle anlatıyordu;
Arslanlarım! Bütün Türklere şeref ve şan, İngilizlere kara meydan olan şu kızgın toprağın güneşli semasında şehitlerimizin ruhları sevinçle gülerek uçarken, ben de hepinizin pak alınlarından öperek cümlenizi tebrik ediyorum. Ordum gerek Kut karşısında ve gerekse Kut’u kurtarmaya gelen ordular karşısında 350 subay ve 10.000 erini şehit vermiştir. Fakat buna karşılık bugün Kut’ta 13 general, 481 subay ve 13.300 er teslim alıyorum. Bu teslim aldığımız orduyu kurtarmaya gelen İngiliz kuvvetleri de 30.000 zayiat vererek geri dönmüşlerdir. Şu iki farka bakılınca, cihanı hayretlere düşürecek kadar büyük bir fark görülür. Tarih bu olayı yazmak için kelime bulmakta müşkülâta uğrayacaktır. İşte Türk sebatının, İngiliz inadını kırdığı birinci zaferi Çanakkale’de, ikinci zaferi burada Kut’ül Ammare‘de görüyoruz.

NE MUTLU “TÜRKÜM” DİYENE..