SAİDİ NURSİnin Ata’ya Hitabı : İslam Alemi Kahramanı Paşa Hazretleri, Ey Şanlı Gazi.

“Hür Adam” filminde Atatürk’le olan sahneleri tartışma yaratan Bediüzzaman Said-i Nursi’nin Atatürk’e yazdığı, yıllardır varlığı tartışılan mektup ortaya çıktı. Mektupta Nursi, Atatürk’e “İslam âlemi kahramanı Paşa Hazretleri” diye hitap ediyor.

Daha önce varlığı ve içeriği konusunda çeşitli spekülasyonlar yapılan mektupta, Nursi, övgü dolu sözlerle Atatürk’e hitap edip nasihatlerde bulunuyor.
Bu tarihi mektup, üzerine ‘Çok mühim bir mektup’ notu düşülerek, Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nde muhafaza ediliyor.

“İSLAM ALEMİ KAHRAMANI PAŞA HAZRETLERİ”
HABERTÜRK’ün ulaştığı mektupta Nursi, önce Atatürk’e “İslam âlemi kahramanı Paşa Hazretleri” diye hitap ederek, akabinde şu ifadeleri kullanıyor:
“Ey şanlı gazi. Zat-ı âliniz hem muzaffer ordunun hem muazzam Meclis’in manevi şahsiyetini temsil ediyorsunuz.”
Bediüzzaman, iltifatlarda bulunduktan sonra, “İki cihanda mutluluk ve başarılarınızı canu gönülden dileyen bu fakirin, bir meselede 10 sözünü, tavsiyesini birkaç nasihatini dinlemenizi rica ediyorum” diyor.
Said-i Nursi, 9 Kasım 1922’de ziyaret ettiği Meclis’te Bitlis Mebusu Arif Bey ve arkadaşlarının Meclis Başkanlığı’na yaptıkları başvuruyla kürsüye davet edilir.
Kürsüde Milli Mücadele gazilerini tebriklerini sunup, dua eder. Bu gelişmeler, aynı gün Meclis Zabıt Ceridesi’nin kayıtlarına girer, bir gün sonra Hâkimiyeti Milliye Gazetesi’nde de haber olur. Fakat dua ve tebrik dışında uzun bir konuşma söz konusu değildir.
Yılların tartışma konusu olan, 88 yıldır orijinal hali bilinmeyen ve ilk defa ortaya çıkan bu tarihi mektubun 10 nasihatlik bölümü, Atatürk’e özel olarak hitap ettiği ifadeler çıkarılıp, bazı değişiklikler yapılarak Bediüzzaman’ın ‘Tarihçe-i Hayat’ kitabında yayınlanmış. Ancak, çeşitli kaynaklarda Bediüzzaman’ın Meclis’te 9 Kasım 1922’de yaptığı konuşma olduğu zannedilen 10 maddelik metin ile bu mektup arasında çok farklılık var.
Tarihçe-i Hayat kitabının 124-125-126-127 No’lu sayfalarında, milletvekillerinde dine karşı gördüğü lakaytlık sebebiyle on maddelik beyanname neşredip, dağıttığı belirtiliyor.

NAPOLYONU DEĞİL, SELAHADDİN EYYÜBİ’Yİ ÖRNEK AL
Bediüzzaman, bu mektubu Meclis ziyaretinden kısa süre sonra, 23 Kasım 1922’de yazar. Mektubunda, Atatürk’e Napolyon’u değil, Selahaddin-i Eyyubi gibi İslam kahramanlarını örnek alması gerektiğini hatırlatan Nursi, “Sizin bu başarınızı ve büyük hizmetinizi takdir eden ve sizi çok seven müminler, sıradan ama sağlam Müslüman’dırlar. Sizi ciddi sever ve sizi tutar ve size minnettardırlar” diye devam eder.

Yıllardır varlığı tartışılan bu mektup Bediüzzaman’ın Atatürk’e yazdığı ilk ve son mektuptur. İlk defa Habertürk’ün ulaştığı bu mektuptan sonra bu konudaki tartışmalar da farklı boyut kazanacaktır.

Not: Saidi Nursi, İttihat ve Terakki Fırkası üyesi idi. Selanik’te kürsüye çıkıp halka ikna edici bir konuşma yaparak, halkın bu fırkayı desteklemesini sağladı.
Saidi Nursi, Kurtuluş Savaşı’nda birlikler kurup düşmana karşı savaştı. Atatürkçü büyük tarihçi Merhum Cemal KUTAY “Saidi Nursi’nin iftiraya uğradığını yazar.
Nursi, kasıtlı olarak başka cephede gösterilmektedir.
Atatürk, Diyanet İşleri Başkanı,nı, Saidi Nursi ve diğer din adamlarını daima ayakta karşılardı. Bu husus bir çok din adamının hatıralarında belirtilmiştir. “Paşam ayakta karşılayarak iltifatınızla beni mahçup ediyorsunuz” diyen dönemin Diyanet İşleri Başkanı Rıfat BÖREKÇİ’ye cevaben; “Ben milletimi temsil ediyorum, ama siz yüce islam alemini temsil ediyorsunuz” diyerek, din adamlarına verdiği değeri göstermiştir.
Cumhurbaşkanı Abdullah GÜL’ün, Cumhuriyet Resepsiyonuna davet edildiği halde bu davete gitmeyen Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Bardakoğlu’na bunun nedenini soran gazeteciler şu cevabı almışlardır;
“Atatürk’ten başka hiç bir Cumhurbaşkanı, resepsiyonlarda bize gerekli ilgiyi göstermemiştir, bu nedenle davete gitmiyorum” demiştir.

YORUM: Atatürk’e dinsiz diyen dinsizlerin dili tutulsun.