DAVUTPAŞA KIŞLASI TARİHÇESİ

  • DÂVUDPAŞA SAHRASI

    İstanbul’da Topkapı dışında Çırpıcı ve Haznedar derelerinin arasında, halen DâvudPaşa Kışlası’nın bulunduğu ovaya XV.yüzyıldan beri verilen ad.

1826’da Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması sırasında yeniçeri kışlalarından biri yakılıp diğeri de yıkıldığından, Sarây-ı Atîk-i Âmire yeni teşkil edilen Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye için devrin Hassa mimarı Abdülhalim Efendi tarafından tâdil ve avlusuna yeni binalar ilâve edilerek seraskerlik binası yapılmış, Selimiye ve Levent’tekiler gibi önceden inşa edilen kışlalar tamir ettirilerek bunlardan faydalanılmış, fakat kâfi gelmeyince DâvudPaşa sahrasında, Rami Çiftliği’nde, Kasımpaşa semtinde, Maçka ve Tophane’de de yeni kışlalar yaptırılmıştır.

DâvudPaşa Kışlası adını, II. Bayezid devrinin ünlü vezîriâzamlarından Koca Dâvud Paşa’ya (ö:1498) nisbet edilen, acemi askerlerin eğitim alanı olarak kullanılan çayırdan almıştır. Önceleri küçük binaların bulunduğu eğitim alanlarından oluşan kışla, 1825 yılında Sultan 2.Mahmut Han tarafından modern bir kışla binası yaptırılmasına ferman buyurulmuştur. Bu tarihi kışlanın İnşasına 1826 yılı başında başlanan kışla 28 Mart 1827 tarihinde tamamlanmıştır. Bu kadar büyük bir binanın, bina emini Kapıcıbaşı Mehmed Ağa’nın gayretleriyle bir yıl gibi çok kısa bir sürede bitirilmesi, o dönemin şartları göz önüne alınırsa fevkalâde önemlidir. Kışla ile birlikte binanın dört köşesine kuleler ve padişahın ikameti için özel bir daire yaptırılmıştır.

Kışla içinde ayrıca yollar ve su kanalları yapılmış, inşaat alanının düzenlenmesi için 19.516 kuruş harcanmış, toprak tesviyesi için 3000 kadar işçi çalışmıştır (,Cevdet-Askerî, nr. 33.002). Atılan kâgir temeller için de 29.274 kuruş sarfedilmiştir. Fakat asıl büyük masraf, iki katlı olarak inşa edilen kışla binasına yapılmıştır. Kışlanın içine bir de hamam inşa edilmiştir. Binanın sağlam olması için duvarların içine İzmit çubuğundan gizli hatıllar, binanın dört köşesindeki kulelerin üzerlerine de çelikten gönder mili yerleştirilmiş, sadece bu kulelerin inşa masrafı 33.000 kuruşu bulmuştur. Kışla Camii’ne ise 24.000 kuruş sarfedilmiştir. Padişahın ziyaretlerinde ikameti için yaptırılan ve altı tam, dört yarım sütun üzerine oturtulan özel daireye 81.600 kuruş harcanmıştır. Pencereler meşeden yapılmış olup etraflarına söveler konulmuştur. Kışlanın mermerden kapılarının her biri kemerli hatıllarla tahkim edilmiş, sadece kapılar için 20.000 kuruş harcanmıştır. Binanın su ihtiyacı, Eyüp civarındaki Mîr Hasan köyü yakınlarında açılan kuyudan sağlanmıştır. Kışlanın tamamı 6516 kese akçeye yani 3.250.000 kuruşa mal olmuş, bu paranın 6300 kesesi kışla binasına, geri kalan 216 kesesi ise tâli kısımlarına harcanmıştır (, Cevdet-Askerî, nr. 33.002; , nr. 29.199).

Zaman zaman para darlığından kaynaklanan ödeme güçlükleri yüzünden yarım kalma tehlikesiyle karşılaşan kışla inşaatı, II. Mahmud’un kararlı tutumu ve kendi bütçesinden yaptığı malî yardımlar sayesinde bitirilebilmiştir (, nr. 8959, s.78). Düz taşlardan yapılmış olan kışla 327 × 165 m. ebadındadır ve 7 kapısı bulunmaktadır. İnşaat sahası 17.510,96 m2, kapladığı alan ise 61.394,39 m2′dir. Binada toplam 204 oda, 233 kapı, 892 pencere, dörder ve onar gözlü 16 tuvalet ve 12 merdiven bulunmaktadır.

Dâvud Paşa Kışlası çeşitli tarihlerde onarım görmüştür. İlk tamir 1830 yılı Ocak ayında yapılmış (, Cevdet-Askerî, nr. 18.877), bu tamir hazineye 1.306.054 akçeye mal olmuştur. Ertesi yıl yapılan ikinci tamir için de toplam 8.740.446 akçe sarf edilmiştir (, Cevdet-Askerî, nr. 8262). 1831 yılından sonra uzunca bir süre onarım görmeyen Dâvud Paşa Kışlası’nın 1843’te tekrar tamir edilmesi gerekmiştir. Bu tamirat için de toplam 16.961 kuruş harcanmıştır (, Cevdet-Askerî, nr. 38.094). Daha sonra arka arkaya 1844 ve 1845 yıllarında onarım gören Dâvud Paşa Kışlası’nda (, Cevdet-Askerî, nr. 12.292, 31.681, 46.259) ayrıca bir et deposu ile bir de ambar inşa edilmiştir (, Cevdet-Askerî, nr. 43.537). Bütün bu onarımlar için yaklaşık 78.000 kuruş sarfedilmiştir. 1849 yılında kışla civarındaki su çeşmelerden akıtılarak hizmete sunulmuş ve bina bu tarihlerde de kısmî onarımlar geçirmiştir (, İrade-Dahiliye, nr. 10.999). Kışla binası ile birlikte bazı ek binalara da ihtiyaç duyulduğundan eskiden kalma sarayın taş ve ahşap daireleri onarılmış ve süvari birliklerinin atları için de iki ahır yaptırılmıştır (, İrade-Dahiliye, nr. 6798, 7149). Bu arada IV. Mehmed zamanından kalma cami de onarılmıştır.

Kışla 1890-91 yılından itibaren hava gazı ile aydınlatılmaya başlanmış, buradaki askerler için II.Abdülhamid zamanında bir de fırın yaptırılmıştır (, İrade-Dahiliye, nr. 99.328). Eski Edirne yolu kenarında olan bu ek tesis halen Askeri Birliklere fırın olarak kullanılmaktadır.

Ayıntablı Aynî (ö. 1837), her mısraı ebced hesabıyla Dâvud Paşa Kışlası’nın inşa tarihini gösteren bir manzume kaleme almıştır.

XX. yüzyıl başlarında metruk halde bulunan Dâvud Paşa Kışlası’na Balkan Harbi’nde geçici olarak muhacirler yerleştirilmiştir.

Cumhuriyet döneminde 1926-1930 yılları arasında restore edilen kışla yine askerî amaçla kullanılmıştır.

1937’ye kadar piyade, topçu, tanksavar ve uçaksavar birlikleri, 1937-1944 yılları arasında 2.Süvari Tümeni, 1945-1961 arasında 3.Zırhlı Tugayı, 1961-1968 arasında C.Zırhlı Muharebe Grup K.lığı burada iskân edilmiştir.

Bu dönemde Ankara Zırhlı Birlikler Okulu‘ndan gönderilen Tankçı Assubay Öğrencilerinin Bölükler halinde burada 8 ay sureyle Staj eğitimi yaptığı da görülmüştür.

1968 yılından sonra 66.Mekanize Tümen Karargâhı olarak kullanılan kışla. halen Yıldız Üniversitesi Öğrencilerinin Eğitimi için hizmet vermektedir.